Günümüz kadını çeşitli nedenlerle
anneliği 40’lı yaşlara kadar erteliyor. Ancak bu rötar gebelik şansını
ciddi olarak azaltıyor. Çünkü kadınlarda yumurta sayısının azalmasıyla
birlikte 30-33 yaşlarında doğurganlık oranı da düşüyor.
Günümüz kadını artık geç doğum yapıyor. Önce kariyer sahibi olmak,
sağlıklı bir ilişki oluşturmak, gelecek için ekonomik güvence sağlamak
gibi nedenlerden dolayı gebelik geciktiriliyor. Çocuk doğurmak için
30’lu hatta 40’lı yaşlara kadar bekleniyor. Ancak bu bekleyiş, gebelik
şansını belirgin olarak azaltıyor. Acıbadem Maslak Hastanesi Tüp Bebek
Merkezi Sorumlusu Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Özkan
Öztürk ve Kadın Hastalıkları-Doğum Uzmanı Dr. Canan Genim, günümüzde
kadınların en sık sorduğu soruları şöyle sıraladı: “Bebek yapmak için
ne kadar vaktim kaldı?”, “Yumurtalık rezervimi bilebilir miyim?”,
“Yumurtalık yaşlanmasını yavaşlatabilir miyim?”
Doğurganlık hangi yaşta azalıyor?
Yumurtalıklar yaşam boyu değişim gösteren dinamik organlardır.
Kadınların ömür boyunca sahip olacağı yumurta sayısı, doğduğu günde
hatta daha anne karnında iken çoktan kodlanmıştır. Anne karnında kız
bebeklerde dördüncü ayda yumurta sayısı en yüksek sayıya ulaşmaktadır.
6-7 milyon olan bu yumurta sayısı doğumda 1-2 milyona kadar azalmakta,
ergenlikte 300 bin, 37 yaşında ise 25 bine kadar inmektedir. Menopoza
girmiş bir kadında ise bu rakam 1000 kadardır. Yumurta yaşlanması
genetik ve çevresel faktörlerin birbiriyle ilişkisinin bir
yansımasıdır. Yumurta yaşlanmasının iki doğal sonucu azalmış gebelik
şansı ve menopozdur.
Yumurtalık yaşı, takvim yaşından farklı
* Kadınlarda yumurta sayısının azalmasıyla birlikte 30-33 yaşlarında doğurganlık oranı da düşer.
* Bu azalmanın 35-38 yaşında hızlandığı gösterilmiştir.
* 30 yaşındaki bir kadında her ay gebe kalma olasılığı yüzde 20 oranındadır.
* 38 yaşında canlı doğum oranı yüzde 50 oranında azalmaktadır.
* 40 yaşında bu azalma yüzde 75’e çıkmaktadır.
Doğal yaşlanma sürecinin ötesinde yaklaşık her 100 kadından 10’unda
beklenenden daha erken yumurtalık yaşlanması ve kaybı olmaktadır. Her
100 kadından birinde ise erken menopoz gelişir. Ülkemizde ortalama
menopoz yaşı 46-48’dir. Menopoz yaşında genetik çok önemlidir. Bir
kadının menopoz yaşı genellikle annesininkine yakındır. Sigara içilmesi
menopozu ortalama iki yıl öne alır. Menopoz yaşı öne geldikçe 8 ila 10
yıl öncesinden başlamak üzere gebelik şansı azalarak kısırlık oranı da
artar.
İleri yaşlarda bile bazı kadınlarda yumurtalık fonksiyonları
gençliklerindeki gibidir ya da bunun tam tersi olabilir. Yani genç
yaşlarda yumurta sayısı ve kalitesi beklenenden çok hızlı azalabilir.
Bu durum yumurtalık rezervi ya da yumurtalık yaşı terimini ortaya
çıkarmıştır. Yumurtalık yaşı her zaman takvim yaşı ile uyumlu
olmayabilir. Yumurtalık rezervi herhangi bir yaşta azalabilir. Bu
durumda kişi düzenli adet görmeye devam etse bile gebe kalma olasılığı
çok azalmıştır. Bu kadınlarda artan gebelik kayıplarına daha sık
rastlanır.
Yaşa bağlı kısırlıkta, tedavi kısıtlı
Yaşa bağlı kısırlığın tedavisinde tıbbi seçenekler kısıtlıdır.
Özellikle 30 yaş üzeri olup da daha ileri bir yaşta gebe kalmak isteyen
kadınlara, üreme sağlığı merkezlerinde mutlaka over yaşını
ölçtürmelerini tavsiye ettiklerini belirten Doç. Dr. Özkan Öztürk,
“Hatta 30 yaşının altında olan, sigara içen, ailesinde erken menopoz
hikâyesi olan, 21 - 24 günde bir âdet gören veya çikolata kisti olan
kadınların bu araştır-maları genç yaşlarda yapmaları önemlidir” diyor.
Kadının yaşı ilerledikçe neler olur?
* Yumurta sayısı ve kalitesi azalır.
* Yumurtalık kalitesindeki azalmaya bağlı gebelik şansı azalırken düşük riski artar.
* Rahmin embriyo tutma yeteneği azalabilir, ama rahmin yaşlanması yumurtalık yaşlanması gibi dramatik değildir.
* Rahimde myom benzeri yapısal sorunlar daha sık gözlenir ve rahme giden kan akımı azalır.
alıntı